.jpg)
?Şehri îmar ederken nesli ihyâ etmeyi ihmal ederseniz, ihmal ettiğiniz nesil îmar ettiğiniz şehri tahrip eder.? Turgut CANSEVER
Yeni nesil, gençler, çocuklar kitap okumuyor, koca bir yalan. En güzel okumayı onlar yapıyor. Yeter ki okunası bir kitap bulsunlar ya da okudukları kitaplarda gönül tellerine dokunan bir yan bulsunlar o kitabı okumadan ellerinden bırakmıyor yeni nesil. Kim kitap okumuyor biliyor musunuz? Bu ülkede kitap okunmuyor, gençler okumuyor, Türkiye?de altı kişiye bir kitap düşüyor gibi klişe sözleri nakarat yapanlar. Evet onlar hiç okumadı, okumuyor, okuyanları da anlamıyor.
Kültür, sanat ve edebiyatta sınıfta kaldık, sözünü sarf edenler sınıfta kalanların ta kendileri. Söylenenlerden ülkeye fayda yok; söyleyenler de sadece konuşuyorlarsa söylediklerinden kendileri hariç kimseye fayda yok. Ancak ülkenin geleceği adına kendisi de okuyan ve okuyan bir nesli yetiştirmek için çaba harcayanları gördükçe ümitlerim artıkça artıyor. Sizlere kitaplarla randevusunu asla ertelemeyen ve kitaplara gönül veren insanların ortaya koyduğu, benim de içimi kıpır kıpır yapan güzel örneklerden bir kaçını paylaşacağım.
SİVAS YAZARLARIYLA BULUŞUYOR
Duyunca ve görünce zevk aldığım bir proje. Sivas Milli Eğitim Müdürlüğü iki yıldır özgün bir proje yürütüyor. Şu anda ve daha önce yıllarca Sivas?ta yaşamış, halen de birçoğu Sivas?ta yaşayan yazarları da ? Her biri birbirinden münbit kalemler Berat Demirci, Alim Yıldız, Bilal Tırnakçı, Ahmet Mahir Pekşen, Fatma Pekşen?- işin içine katarak onları okullarla buluşturuyor. Nasıl mı? Sivas?ta doğmuş, yaşamış, yaşamakta olan yazarların kitapları ilkokul, ortaokul ve lise düzeyinde tasnif ediliyor. Kitaplar Arge?nin koordinatörlüğünde eğitimcilerden oluşturan bir komisyonca okutuluyor. Uygun olan kitaplar okullarda okutuluyor. Kitaplar okunduktan sonra da yazarlar okullarda okurlarıyla buluşturuluyor. Geçen yıl birinci yıl final programına katıldım. Cıbıllar Parkı, Kale Cami ve Buruciye Medresesi arasında kurulan platformda kitap açan gençleri görünce doğduğum, okuduğum; çocukluğumun ve gençliğimin geçtiği memleketimle gurur duydum. Osman Koca, Beşir Ayvazoğlu, Abdurrahman Şen, Şule Köklü, Cengizhan Orakçı gibi birçok değerle birlikte olmak bizleri ziyadesiyle mesrur eyledi. Gençliği hazine gören ve geleceğin okumaktan geçtiğini bilen ve bizlere bu duyguları yaşatan başta Milli Eğitim Müdürü Mustafa Altınsoy olmak üzere, okumayı işlerinin merkezine koyan ekibini kutlarım.
OKULLU OKULSUZ OKUYORUZ YAZIYORUZ
Tokat Belediyesi ve Milli Eğitim Müdürlüğünün beylik bir okuma projesi: Okullu Okulsuz Okuyoruz Yazıyoruz. Dört yıl önce başladığında amatör bir heyecan görmüştüm. Dört yıl sonra bu filizin bir çınar olduğunu görünce istikrar ve sebatın ne kadar da önemli olduğunu bir daha müşahede ettim. Her sene başında okunacak kitaplar tespit ediliyor; on üç öğrenci ve başlarında bir öğretmen ve katılmak isteyen velilerden bir kitap okuma grubu oluşturuluyor. Sonrasında kitap enine boyuna tahlil ediliyor. Geçen hafta Tokat Milli Eğitim Müdürlüğünün davetlisi olarak iki günlüğüne Tokat?a gittim. Üç program gerçekleştirdik. İlki öğretmenevinde icra ettiğimiz Milli Eğitim Müdürü Levent Yazıcı Beyefendinin bizzat katıldığı ve bütün ilçe milli eğitim müdürleri, milli eğitim müdür yardımcıları ve projenin paydaşlarının katıldığı sıcak bir program? Katılımcıların tamamı Abide Şahsiyet Mehmet Akif Ersoy kitabımı okumuş, kitabın içeriğinden ve Akif hakkında hem soru soruyorlar hem de katkı sunuyorlar. İki buçuk saat süren program o kadar zevkli geçti ki bana on dakika gibi geldi. Ertesi gün Atatürk Kültür Merkezindeki programa katıldım. Program öncesi beni izleyicilerin arasına oturttular. Sahnede yirmi kadar sandalye ve çoğunluğu öğrenci olan konuşmacılar var. Program başladı. Başladılar kitabı anlatmaya, özetlemeye, etkilendikleri cümleleri dile getirmeye, soru sormaya? Yaklaşık bir saat sonrasında projenin de koordinatörü, çalıştığı mekanı mabet işini ibadet gören Keziban Özcan peki yazar burda olsa ne sormak istersiniz, dedi. Sabırla bütün soruları aldıktan sonra bir cümleyle salonun heyecanını ayyuka çıkardı. ?Arkadaşlar size bu okumanızın ödülü olarak yazarı kürsüye davet ediyorum.? Bunları yazarken ben hala Tokat?tın kitapkurtlarının heyecanının etkisindeyim.
YİRMİDE YİRMİ
Okuma kültürü deyince akla Bağcılar gelir. Okumayı Seviyorum, Benimle Benim için Oku Anne, Gezgin Kitap gibi birçok okuma projesi başarıyla uygulandı. Merak edenler sosyal medyadan görebilir. Bağcılarda bir kültür var; o kültürün arkasında Kaymakamlık, Belediye ve Milli Eğitim müdürlüğünün aynı noktaya bakması yatıyor. Okullar başta olmak üzere üzere her gün akşam haberlerinden hemen sonra ve diziler başlamadan da önce saat yirmide yirmi dakika okuma yapılıyor. Genci yaşlısı, öğrencisi velisi, kasabı manavı bu sloganı tuttu. Hem okuyor hem de ben de varım kavlinden sosyal medyada okudukları kitapları paylaşıyor. Yuvarlanan kartopu ne kadar büyüyecek şimdiden kestirmek güç? Emek verenleri kutluyorum.
