EĞİTİMCİ - YAZAR İLYAS TEKİN: ORUÇ, KADİR GECESİ VE BAYRAM

EĞİTİMCİ - YAZAR İLYAS TEKİN: ORUÇ, KADİR GECESİ VE BAYRAM

EĞİTİMCİ - YAZAR İLYAS TEKİN: ORUÇ, KADİR GECESİ VE BAYRAM

  Mayıs`ın son haftası serin bir havada Ramazan orucumuza başladık.       Allah (cc) kabul etsin, tamamına erdirip tekrarını nasip etsin!..       Oruç tabii ki sadece aç ve susuz kalmaktan ibaret değildir. Oruç nefsi terbiye ve tezkiyedir. Yani kötülükleri terketmektir.       Eğer kötülükler terk edilmezse o zaman oruç aç durmaktan, namaz da eğilip kalkmaktan ibaret kalır. (1)       İnsanlara kötülük yaptıran iki şer kuvvet vardır:        Biri şeytan, diğeri nefistir. Ramazan`da şeytanlar bağlanıyor, ama nefis damardaki kan gibi her zaman insanla beraber. Onun için nefsin yanında şeytanın hilesi daha azdır.      Nitekim ayeti kerimede: " Muhakkak şeytanin hilesi zayıftır." (2) buyurulmaktadır.  Şeytanın tuzakları çok tehlikeli, ama nefsin yanında zayıf kalır.      Sevgili Peygamberimiz bir harpten dönerken:     " Küçük cihattan büyük cihada döndük.";  "Hakiki mücahit, nefsiyle cihat edendir." buyurmuştur. (3)       En büyük cihat, nefisle yapılan cihattır. Çünkü en büyük düşman nefistir.      İşte nefsin hile ve tuzaklarından korunmak için oruç farz kılınmıştır. Özellikle de kul hakkından sakınmak. Konu ile ilgili âyeti kerime ve hadisi şerifler bunu göstermektedir.       İslam alimleri orucu üçe ayırmışlardır:      Birincisi: Avamın orucu. Yemek, içmek ve cinsi münasebetten sakınmakla tutulan oruç.      İkincisi: Havassın orucu. Birincisiyle birlikte göz, kulak, dil, el, ayak gibi bütün organları günahlardan uzak tutmak.     Üçüncüsü: Ahassul-Havassın orucu: Bu ikisiyle birlikte kalbi dünya düşüncelerinden arındırıp  Hz. Allah (cc)`dan başka her şeyden uzak tutmak. Bu tabii ki Allah (cc) dostlarına nasip olur. (4)      Bizim ikinci derece orucu tutmamız gerekir.      Ama acaba öyle oluyor mu? İşte asıl soru bu!      Oruçlu iken bilerek yemek-içmek orucu bozar, hatta Ramazan`da olursa keffaret gerektirir. Halbuki yemek içmek helaldir, hatta yerine göre farzdır. Peki ya kul hakkına giren günahları işlemek?..      Fakirin hakkı olan zekatı ve çalıştırdığı personelin hakkını vermemek, dolayısıyla onların çoluk- çocuğunun hakkını yemek. Yazılı veya sözlü sınavlarda kişinin hak ettiği notu vermemek, torpil yapıp fazla not vermek, kopya vermek veya almak, böylece başkalarının hakkını yemek. Trafikte sağdan- soldan öne geçerek kazalara sebep olmak, geride bıraktıklarının hakkını yemek.      Ticarette hile yaparak müşteriyi aldatmak, israf ederek gelecek nesillerin hakkını yemek. İnsanların düşünce ve inançlarına baskı yaparak hürriyetlerini kısıtlamak. İhalelerde hile yaparak vatandaşın; yalan, dedikodu ve iftira ile insanların ve toplumun hakkını yemek.  Devlete, millete ait bir malı haksız yere elde etmek, kaçak elektrik kullanmak vs. gibi kul hakkına giren kötü şeyler...      Sevgili Peygamberimize birisi sormuş:     " Ya Resülellah, bana İslam`ı öyle anlat ki, bana yetsin, bir daha başkasına sormayayım."    Cevap: " Allah`a inandım de, sonra dosdoğru ol!" (5)     İşte İslam bu! Sevgi, saygı, hoşgörü üzerine kurulmuş; dürüstlük, hak, hukuk, adalet, insan haklarına saygıyı, düşmanın bile olsa adaletten ayrılmamayı (6), kimseye zarar vermemeyi esas alan bir din. Bunun neresindeyiz?..      Kul hakları namazla, oruçla, hacla; Ramazan`da, Kadir Gecesi`nde ve mübarek yerlerde bile affedilmez.       Ramazan ayı, oruç, hac ve Kadir Gecesiyle ilgili çok müjde var, ama kul hakkını yüce Allah (cc) affetmiyor. Onun için en tehlikeli günah kul hakkıdır.      Kadir Gecesi en kıymetli gecedir, ama gizlidir.       Hadisi şeriflerde: "Kadir Gecesini Ramazan`ın son on gecelerinde arayınız." (7)     "Kadir Gecesini Ramazan`ın son on günün tek gecelerinde arayınız." (8) buyurulmuştur.      Kadir süresinde (Arapça) dokuz harf olan "Leyletül-Kadr" (Kadir Gecesi) üç defa geçmekte olup toplam harf sayısı 27 eder ki, bu Kadir Gecesinin Ramazan`ın 27. Gecesi olduğuna işaret sayılabilir...     Bu sebeple Kadir Gecesini özellikle son on günün tek gecelerinde aramak uygun olur. Her sene de aynı geceye denk gelmeyebilir.      Eskilerin  "Her geceyi Kadir bil, her geleni Hızır bil!" sözüyle hareket etmekte fayda vardır. Bin aydan daha hayırlı olan bu geceyi denk getirmek o kadar kolay değil. Ama lâyık olanlara Hz. Allah (cc) denk getirir.      Hz. Aişe (ra) validemiz bu gecede nasıl dua etmemiz gerektiğini Peygamberimize sormuş; O da şöyle dua etmemizi tavsiye buyurmuştur: " ALLAHUMME İNNEKE AFUVVUN TUHİBBUL-AFVE FA`FU ANNÎ"   "Allahım, sen çok affedicisin, af etmeyi seversin; beni de affet!" (9)     Zengin sayılan insanların fakirleri sevindirmek üzere mutlaka bayramdan önce fitrelerini vermeleri dinen vaciptir. Çünkü fakir ve yoksullar böylece bayram sevincini yaşamak için hazırlık yapacaklar. Her şey karşılıklıdır. Bir insanı sevindireni Hz. Allah (cc) da sevindirir.       Yapılan ibadetlerin, hayırların, iyiliklerin, sevapların karşılığını almak üzere bayram yapacağız. Tıpkı çalışanların aylık maaşlarını aldıkları gibi...     Ama Ramazan`da kazandıklarımızı hemen heba etmeyelim...    Aman trafik kurallarına uyalım ve oruç tutmanın bile haram olduğu sevinç günü olan bayramları mateme çevirmeyelim.     Trafik kazalarının olmadığı, kimsenin burnunun kanamadığı ve zengin, fakir herkesin sevinebildiği bir bayram dilerim...     1- Bir önceki yazımda bahsetmiştim.     2- Nisa süresi/4, âyet: 76     3- Tirmizî, Cihad, 2; İslam Ansiklopedisi, TDV, c:7, s: 528     4- İhyau Ulumiddin T., c:1, s: 659     5- Müslim, İman, 62     6- Mâide süresi/5, âyet: 8     7- Buharî, Leyletü`l-kadr, 3; Müslim, Sıyam, 219     8- Buharî, Leyletü`l-kadr, 3     9- Tirmizî, Daavat, 84; ayrıca bk. İbni Mâce, Dua, 5; Tecrîdi Sarih T., c: 6,s: 314


Ahmet Ünal Kız Anadolu İmam Hatip Lisesi ülkemizi...

Lütfi Banat İlkokulunda yürütülen proje bu yıl eTw...

Bahçelievler İlçe Milli Eğitim Müdürlüğün`den Kül...

Öğrenci, öğretmen ve çalışanları, sokağa çıkma kıs...

Türkiye?nin En Büyük Deneme Sınav Platformu

ÇOCUKLARA YAZMAYI SEVDİREN DEFTER

OKUL ÖNCESİ ÖĞRETMENİ ARZU KILIÇ: ÇOCUKLARDA TEKNO...