Eğitim bir milletin geleceğini şekillendirecek en mühim meselesidir. Dolayısıyla ben sizin adınıza düşündüm, yaptım, doğrusu budur mantığı yanlıştır. Eğitim sistemindeki değişiklikler konusu tüm paydaşların görüşleri alınarak artılar ve eksiler üzerinde ciddi araştırmalar yapılarak, var olan uygulamaların titizlikle incelenmesi sonucu yapılmalıdır. Kuşkusuz her sistemin artıları ve eksileri vardır.
Yeni uygulanması düşünülen sisteme gelirsek; 16 yaşındaki bir öğrenci ile 7 yaşındaki bir öğrencinin aynı mekanları kullanması doğru değildi, yine kurum içerisinde sınıf ve branş öğretmenleri arasındaki kopukluk kurum kültürünün oluşmasını engelliyordu, 4. ve 5. Sınıfların derslerinin bazılarının branş öğretmenlerine verilmesi ve bu öğretmenlerin idari görevlendirilmesi başta ek ders olmak üzere ciddi sıkıntılara neden oluyordu. Bir öğrencinin 8 yıl boyunca aynı kurumda bulunması da eğitimin verimliliğini etkiliyordu. Belki yeni sistemin en güzel yönünü kesintili olması, yönlendirmeye açık oluşu ve rahat yatay geçişler oluşturuyor ancak kamuoyundan gelen baskılarla kesintinin kaldırılması iyi olmadı kanaatindeyim.
Bu artılardan sonra eksileri ise şöyle sıralayabiliriz: 8 yıllık kesintisiz eğitim yeni yeni problemlerinden arınmış ve oturmuştu. Şimdi yeni sistem yeni sorunları da beraberinde getirecek. Bu bağlamda büyük şehirlerdeki derslik sıkıntısı okulların ilkokul ve ortaokul olarak ayrılması ile yeniden başlayacak. Hangi okul hangi kritere göre ilkokul ve ortaokul olacak. Değişen okulun öğrencileri yeni gösterilen okula gidebilecek mi, öğretmen ve idarecilerin durumu ne olacak, öğretmen sınıfını yeni okuluna taşıyabilecek mi, mahalledeki tek kurumların durumu ne olacak, okula başlama yaşı aşağı çekiliyor 60 ayını doldurmuş öğrencilere 1. sınıfta hangi müfredat uygulanacak gibi sorular ciddi problemler olarak önümüzde duruyor.
